Hasta ve ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü Koçer Özdal’ın derneğimize gönderdiği mektup üzerine Mezopotomya Ajansı’nın hazırladığı 27.07.2018 tarihli haberi sizlerle paylaşıyoruz.
“URFA – Mesane kanseri ve böbrekleri iflas etmiş olan 62 yaşındaki hükümlü Koçer Özdal, hastaneye sevk edilmeden önce CİSST’ye yazdığı mektupta, cezaevinde kendine bakacak durumda olmadığını aktardı.
Ağır hasta tutuklu Koçer Özdal , bulunduğu Samsun Bafra T Tipi Kapalı Cezaevi’nden Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği’ne (CİSST)gönderdiği mektupta yaşadığı sıkıntıları anlattı. 4 yıl önce Muş’ta gözaltına alınıp, tutuklandığını aktaran Özdal, hiçbir delil ve kanıt olmadan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldığını anlattı. Cezasının onaylanmasından sonra tek kişilik hücrede yaşamak zorunda kaldığını dile getiren Özdal, cezaevi koşullarından kaynaklı mesane kanseri olduğunu ve hastalığa bağlı olarak böbreklerinin iflas ettiğini ve her gün diyalize girmek zorunda kaldığını aktardı.
ÖZDAL’IN MEKTUBU
Ağır hastalığından dolayı tahliye edilip tedavisinin dışarıda yapılmasını isteyen Özdal’ın, CİSST’ye gönderdiği mektubu şöyle:
“Cezaevinde hasta tutsaklar çokça kamuoyunun gündemine girmektedir. Bu yüzden yaşadığım rahatsızlıklar ağır olmasaydı ayrıca size yazmazdım. Ancak hastalığımın ağır olmasından dolayı arkadaşlarım aracılığı ile size yazmayı uygun buldum. 4 yıl önce Muş’ta tutuklandım. Ortada bu cezayı reva görecek hiçbir delil yokken, 58 yaşında ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırıldım. 2 yıldır cezam onaylanmış ve tek başıma bir hücrede kalmaktayım. 6 ay önce yaşadığım şiddetli ağrılardan dolayı hastaneye gittim. Yapılan tetkiklerden sonra mesane kanseri teşhisi konuldu. Ayrıca mesanedeki tümör, böbrekleri sıkıştırınca böbrekler işlevsiz kaldı. Bir buçuk aydır diyalize gidiyorum.
‘KENDİME BAKACAK DURUMDA DEĞİLİM’
Cezaevi koşullarında yaşımdan ve yaşadığım ağır hastalıklardan dolayı kendime bakacak durumda değilim. Ayrıca tetkiklerimin yapıldığı Samsun Araştırma Hastanesi ameliyat olmam gerektiğini belirtti. Ancak bu ameliyatı yapamayacakları için, beni Samsun On Dokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk ettiler. Ancak Samsun OMÜ Tıp Fakültesi de sırf hasta tutsak odası olmadığı için tedavimi yapmayıp, Ankara Gazi Araştırma Hastanesine sevk ettiler. Acilen tedavi olmam gerekirken son derece gayri insani bir tutumla Samsun OMÜ Tıp Hastanesinde her hangi bir odada beni tutup tedavimi yapmak yerine buradan bu rahatsızlığımı dikkate almadan Ankara’ya sevk etti. Buna rağmen Ankara Gazi Araştırma Hastanesi de aynı gerekçeden dolayı yani hasta mahkûm odası olmadığından beni kabul etmeyeceklerini cezaevi idaresine bildirmişler. Cezaevi idaresinin yaptığı gerekli başvurulardan da bir sonuç alınamadı.
TEK BAŞIMA KENDİME BAKACAK DURUMDA DEĞİLİM
Sizler aracılığıyla sesimi kamuoyu ve ilgili kuruluşlara iletmek, hem de size bu konuda gerekli hassasiyeti göstermeniz için yazdım. Ağır hastalığımdan dolayı tedavimin yapılması için tahliye edilip tedavimin dışarıda yapılmasını istiyorum. Çünkü cezaevinde tek başıma kendime bakacak durumum olmadığını bilmenizi isterim. Gerekli özen ve hassasiyetiniz için tekrar teşekkür ediyor, çalışmalarınızda kolaylıklar diliyorum.
Koçer Özdal Bafra Kapalı C.İ.K, A-14 Koğuşu: Bafra Samsun.”
Özdal, mektubu postaya verilmek üzere cezaevi idaresine teslim ettikten kısa bir süre sonra, Ankara Numune Hastanesi’ne sevk edildi. Özdal’ın 19 Temmuz gününden itibaren sevk edildiği hastanedeki tedavisi, mahkum odasında devam ediyor.
Öte yandan, görüşmek için Ankara’ya gelen ailesinin ise Özdal ile henüz görüştürülmediği öğrenildi.”
Kaynak: Mezopotamya Ajansı